in

Final Four Başarısının Arkasındaki Gerçekler

Geçen sezonda Euroleague’de finale çıkma başarısı gösteren Fenerbahçe’de gözler kupaya çevrilmiş durumda. Geçen sene CSKA Moskova’ya muhteşem bir geri dönüş sergileyen sarı lacivertliler son saniyelerde çalınmayan hatalı yürüme düdüğü ile kıl payı farkla kupaya sırtını dönmüştü.

fenerbahce_2

Obradovic için bu sadece başlangıçtı. Kariyeri boyunca başarının devam ettirilebilir olması gerektiğini savunan teknik adam iki yılda takımda ve basketbol şubesinde yapmış olduğu değişikliklere bakacak olursak, hedefi doğrultusunda doğru adımları attığını söyleyebiliriz.

İlk olarak takımda çekirdek kadro oluşumuna önem vermesi ile Boby Dixon, Ekpe Udoh, Bogdan Bogdonovıc, Jan Vesely, Luigi Datome ve Nikola Kalinic ile sahada rotasyonunu oluşturdu. Genç oyuncular süre vermesi ile basketbolda ülkemizdeki genç yeteneklerin kendini gösterme şansını yakalaması takımı birbirine kenetleyen abi-kardeş ilişkisini sağladı.

“İyi savunma iyi hücum getirir” felsefesinde tüm takımı maksimum mücadele etrafında toparladı. Panathinaikos Xavi Pascual ile Obrodovic arasındaki bu önemli serinin aslında geçmişten gelen bir hesaplaşma olduğu da söylenebilir.

Xavi Pascual ile Obradovic arasında. 2010-2011 sezonunda Sırp koç Pana’nın başındayken Euroleague çeyrek finalinde seriye saha avantajına sahip olan Barcelona 1-0 önde başlasa da Obradovic’in Pana’sı geriden gelerek seriyi kazanmış ve Barcelona’ya havlu attırmıştı.

Başarının devam ettirilmesini savunuyordu. 2010-2011 sezonmun Xavi’ye karşı olan galibiyetin tekrarlanması anlamındaydı aslında bu seri.

Panathinaikos ile 13 yıl geçiren ve 23 kupa kazanan başarılı teknik adam Pana’yı kulübün başkanından daha iyi tanıyor bile diyebiliriz.

Panathinaikos’u serinin ilk üç maçında da yenerek temiz bir şekilde Final Four kapılarını açtı. Peki bu başarının arkasında öne çıkan oyuncuların istatistiksel olarak sahaya yansıttıkları mücadele neydi?

Tabii ki serinin en çok konuşulan ve Nisan ayının MVP’si seçilen Bogdan Bogdanovıc’ten başlayalım.

fenerbahce_3

Serinin üç maçında da sahaya bir önceki maçtan performansı aratmayacak şekilde katkı yaptı. Hücumda ki doğru tercihler ve 3’lük atışlardaki yüzdesi ile sayı kanallarını açan Bogdan tartışmasız serinin en başarılı oyuncusu oldu.

İlk maç ürettiği, 23 sayı 5 ribound 4 asist 3 blok ve 2 top çalma ile ilk maçtan serinin yıldızı olmaya adaydı. İkinci maçtan da alnının akı ile 25 sayı 8 ribound 6 asist 1 blok ile Final Four bileti için kolları sıvadı. Serinin İstanbul’da oynanan üçüncü ve Fenerbahçe için kader karşılaşmasında beklentileri karşılıksız bırakmayan Sırp yıldız sahada kaldığı 33 dakika 23 saniyede 10 sayı 8 ribound 2 asist 1 blok istatistik ile Final Four kapısını aralamaktan çıkıp açtı diyebiliriz.

Rakiplerine savunmada potayı göstermemeye adeta yemin etmiş iki isimde Jan Vesely – Ekbe Udoh ikilisi!

fenerbahce_7

Uzun rotasyonuna bakıldığı zaman Fenerbahçe, Vesely-Udoh ikilisinin özellike savunmada rakiplerine potayı göstermemesi dikkatleri çeken bir diğer detay. Yere inmek nedir bilmeyen atletikliğini ihtiyacı olduğu her an kullanan Vesely ve orta mesafe atışları ve pivot dönüşlerini sonuna kadar avantaj haline getiren Euroleahue blok lideri Udoh karşısında rakiplerin işi biraz daha zorlaşıyor. Gün geçtikçe yenilenen Avrupa basketbolunda asla değişmeyecek bir şey varsa oda uzunların katkısıdır. Pota altı gücünün değerini en iyi bilen koçlardan biri olan Obradovic’nde bu sebepten sete set ve geçiş hücumlarında 4 numara üzerinden pick and roll oynanmasına önem veriyor.

fenerbahce_4

Savunmada katkı vermek hücumda çok sayı atmaktan daha iyidir denir. Evet! Bobby Dixon’ın ne zaman sahaya adımını atsa ilk savunma da karşı takımın guardına baskı ile zor anlar yaşatması takımın savunma enerjisini bir anda yükseltiyor. Her takımın bel kemiği olan guardlar sahada bulundukları andan itibaren takımın ivmesini bir anda yukarıya çekebilme özelliğine sahiptir. Özellikle Euroleague gibi platformda sahne alıyorsa. Bobby, savunmada enerjiyi yükselttiği gibi hücumda da maçın kırılma anı dediğimiz noktalarında sahneye çıkarak kritik basketlere imza atmış ve ivmeyi yukarı çekmeyi başarmıştır.

Hücumda sayı atmamak sahada olmadığınız anlamına gelmez. Tüm bu eleştirilerin ardında sayı istatistiği olarak takım içerisinde orta sıralar da kendine yer bulsa da yaptığı asistlerle uzunların karnını ve elini doyuran Kostas Sloukas!

fenerbahce_1

Normal sezonda Bogdan ve sezona iyi başlayamayan Datome’nin eksikliğini hissettirmeden Vesely ile oynadığı ikili oyunlarla Fenerbahçe’yi ayakta tuttu desek yalan olmaz. Sayı yüzdesi düşük olmasına rağmen boş şutörü doğru zamanda bulmada ve Vesely ile ikili oyunlarda yaptığı asistlerle hücum gücünü hep bir çıta yükseltti.

Sürpriz Nikola Kalinic!

fenerbahce_6

Takımın belki de en sürpriz isimlerinden. Savaşçılığını her maç sahaya yansıtan ve mücadeleyi bir an bile elden bırakmayan Kalinic, özellikle sarı lacivertlilerin gizli silahları arasında. Fast-Break hücumlarında forvet koşuları, faul çizgisinde yeri geldiğine potaya penetreleri ve beklenmedik anlarda kritik üçlükleri ile her zaman bir sürpriz yapmayı çok iyi biliyor.

Asi çocuk Pero Antic!

fenerbahce_5

Bir takımda uzunlarınız faul sıkıntısına girdiğinde kesinlikle arkanıza bakmadan sahaya alabileceğiniz isimlerin başında geliyor. Uzunların yokluğunda takımın sayı üretiminde ve savunma sertliğine olan katkısıyla rotasyon gücünü arttıran oyuncu olarak oyuna hazır.

Yeni Başlayanlar İçin Grand Slam Turnuvaları

Fenerbahçe – Real Madrid Maçı Öncesi Öne Çıkan 3 Eşleşme