Vücutta yorgunluk hissi oluşturan laktik asit, oksijensiz solunumun ardından kas dokusunda açığa çıkan bir maddedir. Hücreler ihtiyaç duydukları enerjiyi glukozun kimyasal reaksiyonlarından alırlar. Yüksek tempolu sporlarda ve güç egzersizlerinde anaerobik solunum denilen kimyasal bir reaksiyona geçilir. Bu reaksiyon, kas hücrelerine enerjiyi oksijen kullanmadan aktarır. Oksijenin azalması ile glikojenin enerjiye çevrilme süreci başlar ve bu süreç, kaslarda ağrılara neden olan laktik asit birikimine yol açar.
Laktik Asit Birikiminin Vücut Üzerindeki Etkileri
Enerji için metabolize edici glikozun bir yan ürünü olan laktik asit, kaslarda yanma hissine neden olur. Kaslarınızda aşırı miktarda laktik asit bulunmasının çeşitli tıbbi sebepleri vardır. Ağır kuvvet çalışmaları ve yoğun tempolu egzersizler, laktik asit oluşumunun en yaygın nedenleri arasında sıralanabilir. Her ne kadar geçici bir rahatsızlık olsa da laktik asidin giderilmesi gerekir. Fiziksel performans üzerindeki zayıflatıcı etkileri nedeni ile laktik asidin azaltılmasına ihtiyaç duyulur.
İnsan bedeni, çeşitli biyokimyasal süreçlere destek olmak amacıyla az miktarda doğal ve düzenli laktik asit oluşturur. Asit, vücudunuzun doğal olarak çıkarabildiğinden daha hızlı üretildiğinde ise laktik asidoz adı verilen bir durum ortaya çıkar. Laktik asidoz, egzersiz yoğunluğuna bağlı olarak kaslarınızın halihazırda kullandığından daha fazla yakıta ihtiyaç duyduğu durumlarda da oluşabilir. Kasları beslemek için gereken oksijen tükendiğinde ortaya çıkan laktik asit, bir yakıt ikame maddesi olarak kullanılan glikoz yan ürünü olarak depolanır. Asit birikmesi, genellikle kaslarda yanma, kramp, mide bulantısı, halsizlik ve uyuşma gibi belirtiler ile kendini gösterir.
Laktik Asit Vücuttan Nasıl Atılır?
Laktik asit, performans açısından bir takım olumsuzlukları beraberinde getirse de sağlık açısından herhangi bir soruna yol açmaz. Egzersizinizin yoğunluğu tamamen azaldığında veya durduğunda laktik asit doğal olarak dağılma eğilimi içine girer. Glikoz yakıt ikamesine duyulan ihtiyacın azalması ve bunun sonucunda asit yan ürününün dağılmaya başlaması ile laktik asit etkisi hızla azalır. Egzersizden sadece birkaç saat sonra laktik asidin tamamı vücuttan doğal yollarla atılır.
Laktik asit dinlenme aşamasında kolayca vücuttan atılabilmesine rağmen, bazı sporcular süreci hızlandırmak için sauna, masaj ve sıcak banyo gibi yöntemlerden de yararlanabilmektedir. Kiraz ve vişne benzeri meyveler, yeşil yapraklı sebzeler, magnezyum bakımından zengin gıdalar ve bol su tüketimi de laktik asidin daha hızlı bir şekilde bedenden uzaklaştırılmasına katkıda bulunur. Kademeli olarak yapılan kondisyon çalışmaları ve artan form grafiğine bağlı olarak vücut birincil yakıtı olan oksijeni çok daha verimli bir şekilde kullanmaya başlar. Bu sayede hem laktik asit birikimindeki yoğunluk azalır hem de performansa dayalı sporları daha sorunsuz bir şekilde gerçekleştirebilmek mümkün olur.
Aerobik ve Anaerobik Egzersizler
Oksijen kullanımına dayalı olarak geliştirilen aerobik egzersizler, uzun süreler boyunca alt ve orta tempolarda hareket etmeyi gerektirir. Anaerobik egzersizler ise ağırlık kaldırma, sprint ve kürek çekme gibi patlayıcılığa dayanan ve vücudu oksijensiz hareket ettirmeye zorlayan kısa süreli çalışmalardır. Laktat eşiğiniz aerobik antrenmandan anaerobik antrenmana geçişi gösterir. Dayanıklılığınızı ve verimliliğinizi artırmak için anaerobik bölgede, yani laktat eşiğinin ötesinde bir antrenman yapmanız önerilir. Laktat eşiğinde veya hemen altında yapılan egzersizler, dayanıklılığınızı artırmaya yardımcı olur.
Günlük egzersizler ve antrenmanlar sırasında rahat, vücudu sıkmayan ve hava alan giysilerin tercih edilmesi de sportif etkinliklerden daha yüksek verim alabilmek için önemlidir. Siz de beklentilerinize en uygun spor kıyafetlerine ve spor ayakkabılarına Barcin.com üzerinden rahatlıkla ulaşabilir, taksitli ve güvenli alışveriş olanaklarından yararlanmaya hemen başlayabilirsiniz.
