in

Nasıl Oynandığını Çözemediğiniz 4 Spor

Genellikle büyük organizasyonlar, turnuvalar veya Olimpiyatlar vesilesiyle izleme şansını yakaladığımız farklı spor dallarına ait karşılaşmalar, zaman zaman kafanızı karıştırıyor olabilir. Futbol, basketbol, tenis, voleybol, atletizm gibi sporlar, daha sık maruz kaldığımız için kurallarını bildiğimiz ve haliyle izlemekten daha çok keyif aldığımız sporlar. Peki… Bir snooker turnuvası finalinde en az derbi maçları kadar tansiyonun yükseldiğini biliyor muydunuz? Veya körling (curling) takımının son sayısı için hazırlık yaptığı andaki adrenalin seviyesini ne kadar yüksek olduğunu? Nasıl oynandıklarını bir türlü çözemediğiniz ama aslında kurallarını bilseniz oldukça keyif alacağınız spor türlerinden dördüne yakından bakıyoruz.

Snooker

snooker_2

Dışarıdan bakıldığında bilardo gibi anlaşılsa da, masanın üstündeki 22 topu gördüğünüz anda farklı bir şeyler olduğunu anladığınız snooker, aslında tamamen karşınızdakinin ne yapacağını hayal etmeniz üzerine kurulu bir düzende işliyor. Belli bir sırayla masada bulunan altı deliğe sokulması gereken toplar; beyaz topun kırmızı topları dağıtması ile başlıyor ve bir kırmızı – bir renkli olmak şartı ile deliklere isabet ettiriliyor. Kırmızı topların bitmesinin ardından belli bir sıra ile deliklere sokulan renkli topların ardından, en çok sayı alan taraf kazanıyor. Kırmızı topların 1 puan olduğu maçta, deliğe girince en çok sayı getiren top ise siyah renkteki oluyor. Maçlar, önceden belirlenmiş müsabaka sayısı üzerinden yapılıyor ve o sayıya ulaşan kazanıyor.

Körling (Curling)

körling

Olimpiyat tarihinin en eski spor dallarından biri olan körling, buz pisti üzerinde oynanan bir takım sporu. İşbirliği ve takım oyununun ön plana çıktığı körlingde, buz pisti üzerinde yer alan iç içe geçmiş daireler, takımların kendi taşlarını yerleştirmeleri için mücadele ettikleri atışlardan oluşur. Taşların buz üzerinde istedikleri hızla ve istedikleri doğrultuda kayması için ellerindeki süpürgeler ile buza şekil vererek kaydıran takım üyeleri, atıcıların istedikleri yere ulaşmasını sağlıyor. Merkeze atılan taşların en yüksek puanları aldığı maçlarda yarışan takımlarda, 3 süpürücü ve bir de atıcı yer alıyor. 

Amerikan Futbolu

Amerikan Futbolu

Dünya üzerindeki belki de en popüler sporlardan biri olan Amerikan futbolu, ülkemizde genellikle üniversite takımları tarafından yapılan ve aslında çok da yaygın olmayan bir spor dalı. Filmlerde, reklamlarda veya başka yerlerde karşımıza çıkan Amerikan futbolu, 11 kişilik iki takımın karşı karşıya gelmesi ile oynanıyor. Hücum takımının elindeki topu, pas vererek veya koşarak savunma takımının sahasının sonuna ulaştırmasını amaçlayan oyunda, sert savunmanın ön plana çıkması ile sık sık durdurulan hücum takımı, geçtiği mesafeye göre çeşitli puanlar kazanıyor. (9 metre ilerleyen takım, 4 yeni atış daha kazanıyor.) Maçta sayı kazanmanın bir diğer yolu ise iki tamının da sahalarının sonunda yer alan iki direk arasındaki çubuk üzerinden topu geçirmek.

Eskrim

Eskrim

Sporcuların giydiği kıyafetleri düşünecek olursak, belki de yapması en zor spor dallarından biri olan eskrim, iki kişinin karşı karşıya gelmesi ile oynanıyor. Beyaz bir tulum üzerinde, gövdeye yerleştirilen bir yelek ile sahaya çıkan oyuncu, özel olarak hazırlanmış kılıcını kullanarak maçını yapar. İleri geri küçük adımlarla, karşısındaki oyuncunun boş anını yakalayarak, kılıcıyla sadece gövdesine dokunarak sayı alabilen oyunculardan, en çok müdahaleyi yapan maçı kazanıyor. Olimpiyat tarihinin en eski sporlarından biri olarak bilinen eskrim müsabakalarında, üç farklı kılıcın (flöre, epe, kılıç) kullanıldığını da söylemekte fayda var.

Ronaldo’nun Yeni Kramponu: Mercurial CR7 Chapter 4

Bahar Besinleri İle Hafifle