Ed Whitlock, 1931 yılında İngiltere’de doğdu. Üniversite atletizm takımında ciddi bir kariyeri vardı. Cross Country yarışlarında derecesi olan hatta bir yarışta daha sonra dünya rekortmeni olan Gordon Pirie’yi geride bırakmıştı. Aşil tendonu sakatlığı nedeniyle yarışları bıraktı. 21 yaşında mühendislik yüksek lisansı için Kanada’ya gitti ve oraya yerleşti. Kanada’da eşi 5o yıldan fazla süredir birlikte olduğu Brenda’yla tanıştı, iki çocukları oldu.
Whitlock, Quebec’te yaşarken eşi Brenda bir gün okulun spor günlerinde bir gençle tanıştı. Genç, Brenda’ya koşu kulüpleri olduğunu ve bir antrenöre ihtiyaçlarını olduğunu söyledi. Brenda “Eşim koşucuydu. Koşmakla ilgili her şeyi bilir” diye yanıtladı genç sporcuyu. Hikayesi yeniden yazılmaya başlayan Whitlock o günleri şöyle anlatıyor:
Birincisi koşmakla ilgili bir şey bilmiyordum. İkincisi antrenör olmak gibi bir niyetim yoktu. Bencildim. Yine de deneyecektim. İlk antrenmanda kimse benle çok ilgilenmedi. Biraz jogging yapmak için güzel bir gün diye düşündüm. 40 yaşında insanlar o günlerde koşmuyorlardı. Joggingi yarışlar takip etti. Her şey böyle oldu.
1975-1979 800 ve 1500 metrede masterlarda derecelere giren Whitlock, 1979’da Almanya’da 1500 metreyi kazandı. İş yoğunluğu ve aşilindeki sakatlık nedeniyle 50’li yaşlarının ortasına kadar çok fazla yarış koşmadı ama o şampiyonluk kanına girmişti bir kere. Emeklilik sonrası tarih yazmakta kararlıydı. 70 yaşın üstünde olup maratonu 3 saatin altında koşan ilk insan olacaktı. 70. yaş doğum gününden altı ay önce 2.54. 49 koştu. 70’inde ilk denemesinde 3:00:23’le hedefine yaklaştı ama sınırda kaldı.
Amcası 108 yaşına kadar yaşamış
Sorun çıkaran dizi Whitlock’u bir yıl yarışlardan uzaklaştırdı. 2003 Toronto Maratonu’nda 72 yaşında 2:59:09’la adını dünya atletizm tarihine yazdırdı. Bir yıl sonra 2:54:48l’lik derecesi The New York Times’da çıkan bir makaleye göre 20 yaşındaki birinin 2:03:57’sine eşitti ki bu gelmiş geçmiş en iyi dereceden daha iyiydi. 75-79, 80-84 yaş gruplarında da rekorları kıran Whitlock 40 yaşından bu yana doktora gitmemiş ve son asprinini 2. Dünya Savaşı’nda almış! Amcası Arthur 2000 yılında 108 yaşında ölmüş. Genleri sağlam olan bu adam, son olarak Toronto’da 85 yaşında bir önceki rekordan 30 dakika daha iyi koştu. Yarıştan önce felaket bir derece yapacağını düşünüyordu ama 3:56:33’le 4 saatin altına indi.
Whitlock alışılmadık ve biraz ironik bir antrenman metoduyla mezarlıkta çalışıyor. 3 saat boyunca mezarlık içinde 4’er dakikalık turlar atıyor. Bu konuyla ilgili sosyal medyada kendisiyle dalga geçenlere pek takılmıyor.
Antrenman yapmayı zaten sevmiyorum. Yollarda koşmak tehlikeli. Arabalar sizi öldürmek için geliyor adeta. Tepeleri de sevmiyorum. Koşmaya motive olmak için temiz hava ve doğal güzelliğe ihtiyacım yok. Daha keyif aldığınız bir yerde koşunca daha hızlı olmayacaksınız. Mezarlıkta antrenman yapmak daha kolay ve hedefe ulaşmak için yeterli. Ayrıca acil bir şey olduğunda hemen eve gidebilmeliyim.
ED WHITLOCK’UN REKORLARI