in

Siyah Beyaz Yıllardan Günümüze Spor Modası

In the beginning it was all black and white…
(Başlangıçta her şey sadece siyah ve beyazdı…)

Kendini bir gruba ait hissetmekten daha güzel ne olabilir ki? İşte spor kıyafetleri tam da bu aidiyet hissini karşılıyor. Kıyafetlerin; tercihlerine, davranışlarına, hatta söylemlerine bile yansıyor ve seni tamamlıyor. Tavrın tarzınla, tarzın da tavrınla besleniyor. Fakat bu sırada moda dünyası da olduğu yerde kalmıyor ve sürekli değişiyor, dönüşüyor. Peki bu dönüşüm sırasında geçmişten günümüze neler değişti, neler gelişti?

bir

1870’ler… “Sporda moda anlayışı” hayatımıza girdi. Bildiklerimiz ve gördüklerimizden oldukça farklı olan bu moda anlayışı, aslında her şeyin başlangıcıydı. Yarasa kollu, uzun etekli ve kemerli bir elbisenin üstüne giyilen yelek eşliğinde ayağa geçirilen uzun ve kalın çoraplar… Hem de erkek sporcuların üzerinde! Rahatlık ve özgürlük olgusundan tamamen uzak bu gösterişli kıyafetler, sporcuların performansını artırmak yerine, adeta zorluyordu.

on-iki

1900’lerin başında, kadınlar seyirci olmaktan bir adım öteye geçmişti. Kadın sporcular da artık spor dünyasının önemli bir parçası haline geldi. Fakat giysiler spor kıyafetinden çok, dönem elbiselerini andırıyordu ve sporcuların kendilerini ifade edebileceği bir özgürlük de tanınmıyordu. Son düğmesine kadar kapalı gömlekler ve ayak bileğine kadar uzanan eteklerin altına giyilen topuklu ayakkabılar, dönemin sporcu kadınları için bir tercihten öte, bir zorunluluk olabiliyordu. 20’li yıllarda erkek sporcuların rahatlığı ve performansı göz önünde bulundurulmaya başlansa da, kadın sporcular için işler daha zordu. Günümüz trendlerinden çok uzak, bugünlerde şık olarak nitelendirilen kıyafetleri giymeye devam ediyorlardı. 30’lu yıllardan itibaren ise, spor modası gerçek bir kimlik kazandı. Renk, tarz ve stil keşfedildi. 40’lı yıllarda ise tasarımcılar, spor giyim alanında kendilerini özgürce ifade etmeye başladılar ve sonra gerisi geldi. Önünü alamadılar.

bir

70’ler, özellikle de 80’lerde spor modasında bilinen ve doğru kabul tüm gerçeklerin sonu geldi ve yepyeni trendler oluşmaya başladı. Bu trendler öngörülemeyenleri başlattı ve dünyaya bilinmeyenleri gösterdi. Böylece “spor stili”, moda dünyasının en önemli tamamlayıcısı haline geldi.

iki

80’lerde altyapısı sağlam temellerle atılan spor stili için dönüm noktası sayılan yıllar… 90’lar! Estetik algıların ve kaygıların değiştiği bu senelerde, insanlar giydikleri kıyafetlere tutkuyla bağlanmaya başladı. Yapılmayanlar ve yapılamayanlar yapıldı. Böylece birçok spor markası da “lovebrand” haline geldi. Sokak modası en iyi zamanlarını yaşıyordu. Spor stili de sokaklara taştı ve toplumun en gerçek yansıması olan sokaklardan ilham aldı.

on

Berlin’den Londra’ya, Paris’ten İstanbul’a 90’lar spor stilini, bugünlerde sokakta birçok kişinin üzerinde görmek mümkün. Modern ve minimal tasarımların yanı sıra; geçmişten günümüze uzanan ikonik modeller, herkesin vazgeçilmezi olmuş durumda. 90’lar modası günümüz tasarımlarına adeta hayat veriyor. Spor modasına da yansıyan “retro akımı”, tarihin kendini tekrarladığının güzel bir kanıtı.

“Sporda moda anlayışı” siyah-beyaz yıllarda başladı ve hiç şüphesiz ki o yıllar sayesinde, moda bugün olduğu yere gelebildi. Herkese hitap ederek, devamlı kendini geliştiren spor stili; her gün yeni bir sürprizle bizim için yenilikler yaratmaya devam ediyor…

 

Sportif ve Şık Siyah Beyaz Kombinler

Beslenmede Ezberbozan Beyazlar