in

Asla Pes Etme: Monica Seles

Monica Seles, 2 Aralık 1973’te şu an Sırbistan sınırlarında yer alan Novi Sad kentinde dünyaya geldi. Babası bir karikatürist olan Seles abisi Zoltan’a imrenerek tenise merak sardığında dünyanın en iyilerinden birinin yetişeceğini kimse bilmiyordu elbette.

“Getting A Grip: On My Body, My Mind, My Self” adlı kitabında Seles, bir tenis kulübüne girmek istediğini ama çocuk olduğu için izin verilmediğini anlatır. Babası çözümü ona neşeli tenis karikatürleri yapmak da bulsa da minik Monica mutlu değildi. Bir çözüm daha bulurlar ve parktaki arabaların arasına file gererler. Ona şampiyonluklar kazandıracak olan çift elle oynama stili de o günlerin eseridir.

19 yaşında 8 Grand Slam kazanmıştı

Daha sonra antrenörlüğünü Jelena Gencic yapmaya başlar ki bu isim Novak Djokovic, Goran Ivaniseviç’i de keşfeden isimdir. Miami’de 12-14 yaş kategorilerinde duble yaptığında yaşı 11’dir. Ondaki cevheri görme sırası Nick Bollettieri’dedir ve 1986’da Yugoslavya’dan ayrılarak ailecek Florida’ya taşınırlar.

14 yaşında amatör olarak ilk profesyonel turnuvasına katılır. Profesyonelliğe geçtikten kısa bir süre sonra 15 yaşında Mayıs 1989’da Houston’da ilk turnuvasını kazanır. Birkaç ay sonra Fransa Açık’ta yarı finale kadar çıkar ancak dünya bir numarası Steffi Graf’a kaybeder. Tenis tüm hayatıdır ve kortta çıkardığı sesler içindeki kazanma inadının korta yansımasıdır.

seles-graf

1990’a üst üste 36 maç ve 6 turnuva kazanarak başlar. Artık Grand Slam kazanma zamanıdır. 16 yıl 6 aylıkken 1990 Fransa Açık finalinde Graf’ı mağlup eder ve bunu bugüne kadar başaran en genç tenisçi unvanını elde eder.

1991 yılında dünya tenisi domine edecektir Seles. Ocak’ta 1 numaraya yükselir ve aynı yıl içinde Wimbledon dışındaki üç Grand Slam’i de kazanır. Londra’da korta çıkamamasının sebebi sakatlıktır. O sakatlık olmasa belki de dört Grand Slam’i de alacaktır.

Graf hayranı tarafından bıçaklandı

1992’de kaldığı yerden devam eder. Bu kez 4 Grand Slam finalinde yer alır ve Wimbledon’da ilk kez final oynar. Avustralya, ABD ve Fransa’daki zaferlerin yanında İngiltere eksik kalır çünkü Graf’a kaybeder. Çığlıklarından rahatsız olanların sayısı artmaktadır ama onu kimse durduramaz. 1991 Ocak-1993 Şubat arasında katıldığı 34 turnuvanın 33’ünde finale yükselir ve 22 şampiyonluk kazanır. 159 maç kazanırken sadece 12 maç kaybetmiştir. Çıktığı ilk 6 Grand Slam finalini kazanan tek tenisçi odur.

1993’e Avustralya Açık’ı alarak başlayan Seles’in baba yadigarı çift el backhand ve forhand’lerine kimse çare bulamazken spor tarihinin en iç acıtıcı olaylarından biri 30 Nisan 1993’te Hamburg’da yaşanır. Seles’in Magdalena Maleeva’yla yaptığı maçta korta giren Günter Parche, 23 santimetrelik bir mutfak bıçağını Seles’e saplar. 38 yaşındaki bu ruh hastası Alman, bir Graf fanatiğidir ve Seles iki yıl kortlardan uzak kalır. O bıçak darbesi 2-3 santimetre kaysa ömür boyu felç kalacaktır belki de Seles

Sırtımda o acıyı hissedince öyle bir insanlık dışı haykırma duydum ki, kulaklarımı sağır etti. Farkında değildim ama o ses benden çıkmıştı.

Seles tedavi görürken, dünya sıralamasındaki yeriyle ilgili oyuncular arasında bir oylama yapılır. Başta Martina Navratilova olmak üzere birçok tenisçi Seles’i iyileşene kadar sıralamada 1 numara kalmasını ister. Seles daha sonra yerinin değişmesine karşı çıkan tek kişi Gabriela Sabatini olduğunu açıklar.

monica-seles-kilo

Yeni rakibi: Binge Eating Disorder

Seles Ağustos 1995’te yeniden korttadır. Kanada Açık’ı sadece 14 oyun vererek kazanır. ABD Açık’ta fırtına gibi eser ama Graf’a karşı gücü yetmez. 1996 Ocak’ında Avustralya Açık’ı dördüncü kez kazanırken 33-0’lık bir rekora da imza atar ama bu kez babasından gelen bir haber onu bıçaklar. Onu tenise bağlayan adam kanser olmuştur. Travma sonrası stres bozukluğu, anksiyete gibi sorunlar yaşamaya başlar. Karşısında yeni bir rakibi vardır:  Binge Eating Disorder (BED)

Koçlarımın, ailemin bu konuda bana dediğini anlayıp tam tersini yapmak çok zordu. Kontrolden çıkmış gibiydim. Onlar her uyardığında daha çok utanıyordum ama kendime engel olamıyordum. Bunun açlıkla alakası yoktu. Vücudunuz dışında bir şeyler gerçekleşiyor gibiydi. Mini-barı boşalttığımda önce inanılmaz bir mutluluk sonrasında çok büyük bir pişmanlık yaşıyordum.

1996-1998 yılları arasında bu bozukluğa karşı savaşan Seles 1998’de babasını kaybedince yeniden “cips” dünyasına döner. En iyi fitness hocalarıyla beslenme uzmanlarıyla çalışmaktadır ama bir türlü kilo verememektedir. Sürekli yalanlar söyler ve alışkanlığından vazgeçmez. 2003 yılında tenise ara verme kararı alır. Kendi başına kalıp baskıdan kurtulmak ister. Gerisini Seles’ten okuyalım

Bütün o uzmanların, tavsiye verenlerin laflarından sıkılmıştım. Kalori saymayı, bitmek bilmeyen beslenme takvimine bakmayı bıraktım. Dışarıda cevapları aramaktansa içimdeki sesi dinlemeye başladım. Birden şunu farkına vardım, problem ne yediğim değil beni neyin yediğiydi. O konforlu alanımdan çıktım. Paraşütle atlamak, Paris’te dolaşmak gibi yapmadığım şeyleri yapmaya başladım.

monica seles

Seles, bu süreçte babasının 20 yıl boyunca biriktirdiği fotoğrafları düzenler. Kaliteli günler kendi deyimiyle midesinin boş olmasını sağlar. Kendi içine dönen Seles bugün 41 yaşında ve beslenme alışkanlıklarıyla alakalı tecrübelerini genç sporcularla paylaşıyor.

Sonuç Sene Turnuva Zemin Rakip Skor
Kazandı 1990 Fransa Açık Toprak  Steffi Graf 7–6, 6–4
Kazandı 1991 Avustralya Açık Sert  Jana Novotná 5–7, 6–3, 6–1
Kazandı 1991 Fransa Açık Toprak  Arantxa Sánchez Vicario 6–3, 6–4
Kazandı 1991 ABD Açık Sert  Martina Navratilova 7–6, 6–1
Kazandı 1992 Avustralya Açık Sert  Mary Joe Fernández 6–2, 6–3
Kazandı 1992 Fransa Açık Toprak  Steffi Graf 6–2, 3–6, 10–8
İkinci 1992 Wimbledon Çim  Steffi Graf 2–6, 1–6
Kazandı 1992 ABD Açık Sert  Arantxa Sánchez Vicario 6–3, 6–3
Kazandı 1993 Avustralya Açık Sert  Steffi Graf 4–6, 6–3, 6–2
Runner-up 1995 ABD Açık Sert  Steffi Graf 6–7, 6–0, 3–6
Kazandı 1996 Avustralya Açık Sert  Anke Huber 6–4, 6–1
İkinci 1996 ABD Açık Sert  Steffi Graf 5–7, 4–6
İkinci 1998 Fransa Açık Toprak  Arantxa Sánchez Vicario 6–7, 6–0, 2–6

Ayın Sportmeni: Fair Play Ödüllü Türkler

El Clasico’nun Unutulmaz Golleri