in

Haşimato Hastalığı Nedir? Belirtileri ve Tedavisi

Tiroid, boynun hemen altında bulunan ve tiroid hormonlarını salgılayan kelebek şeklinde bir endokrin bezdir. Tiroid hormonları vücut ısısının düzenlenmesinde, beyin, kalp ve kas gibi vücut organlarının düzenli çalışabilmesinde etkilidir. Kronik lenfosit tiroid hastalığı olarak da bilinen haşimato hastalığı, tiroid fonksiyonunun bozukluğunu içerir. Bu hastalık ilk kez 1912 yılında Japon bilim adamı Akira Haşimato tarafından tanımlanmış olup. hipotiroidizmin ana nedenlerinden biridir. Bu hastalığın neredeyse %50’si haşimato hastalığından kaynaklanır.

Haşimato Nedir?

Haşimato hastalığı, tiroit bezlerinin iltihaplı hastalıklarının en yaygın şeklidir. Kronik veya otoimmün lenfositik tiroid olarak da adlandırılan bu hastalık, bağışıklık sistemindeki bir bozukluğun neden olduğu endokrin sistem rahatsızlığıdır. Vücudun doğal işleyişine yabancı olan maddelere tepki olarak ürettiği antikorlar, vücudun bağışıklık sistemi ile birlikte çalışarak kendi tiroid hücrelerine saldırır, tiroid bezinde iltihaplanmaya ve hasara neden olur. Bunun sonucunda tiroid bezi çalışamaz hale gelir ve zamanla salgıladığı hormonların miktarı azalır. Haşimato hastalığı hipotiroidizm adı verilen düşük tiroid fonksiyonunun nedenlerinden biridir.

Vücudun metabolizmasını düzenleyen ve dolayısıyla tüm dokuları etkileyen tiroid hormonları bu hastalığa sahip bireylerde zamanla azalır ve yaşla birlikte hipotiroidi riski artış gösterir. Haşimato hastalığının tiroid bezinde yol açabileceği bir diğer sorun da bezlerde nodül oluşumudur. Genel olarak tiroid bezi özellikle erken aşamalarda sıklıkla büyür ve bununla beraber de nodül oluşabilir. Nodül olsun ya da olmasın tiroid bezinde oluşabilecek büyümeye guatr adı verilir. Haşimato tiroidinin erken tanınması, tiroid hormon düzeylerinin düzenli olarak kontrol edilmesi ve gerekiyorsa ilaç tedavisini yapılması gerekir. Dikkatli takip ve tedavi ile hastalarda haşimato hastalığına bağlı komplikasyonlar görülmez.

Haşimato Belirtileri

Genetik bir hastalıktır ve sıklıkla 30 ile 50 yaş arasındaki kadınlarda ortaya çıkar. Haşimato hastaları erken evrelerde herhangi bir belirti veya semptom yaşamayabilir ancak tiroid bezinde büyüme görülebilir. Bu büyüme boynun ön kısmında meydana gelir. Haşimato hastalığı yıllar içinde yavaş ilerler ve tiroid dokusunda kronik hasarlara neden olur. Vücudun tiroid bezini yabancı cisim olarak tanıması sonucu kandaki tiroid hormonu seviyesi azalır. hipotiroidizm adı verilen bu durum vücudun farklı bölgelerinde birçok farklı belirtiye neden olur. Bu belirtiler aşağıdaki gibidir:

  • Kuru ve soluk cilt
  • Saç dökülmesi
  • Çabuk yorulma hareketlerde yavaşlama ve halsizlik hissi
  • Sesin kısılması
  • Kabızlık
  • Çabuk ve çok üşüme hali
  • Kas güçsüzlüğü
  • Eklem tutukluğu ve ağrısı
  • Sürekli bir kilo alma hali
  • Dilin büyümesi
  • Unutkanlık
  • Yüzün ödem toplaması ve şişmesi
  • Depresyon hali
  • Tırnakların kırılması
  • Uzun süreli ya da yoğun şekilde gerçekleşen adet dönemleri
  • Bazı durumlarda adet olamama ya da azalması
  • Guatr hastalığı
  • Terlemenin azalması

Haşimato Hastaları Ne Yememeli?

Haşimato hastalığına sahip olanların uyguladığı diyet, vücuttaki iltihaplanmayı daha da artıracak olan yiyecek ve içeceklerden uzak durmaya yönelik bir şekilde hazırlanır. Bu bireylerin uzak durması gereken yiyecekler arasında öncelikle proinflamatuar trans yağlar, kahve, rafine şekeri, asitli içecekler ve çay bulunur. Hazır gıda tüketiminin azaltılması, katkı maddesi ve dolgu maddesi içeren ürünlerin tüketilmesinden kaçınılması önerilir. Ayrıca haşimato hastaları ne yememeli sorusuna bağışıklık dengesini bozan alerjenlerden uzak durulması cevabı da verilebilir. Bağırsak hassasiyetleri laktoz intoleransına ve gluten alerjisine yol açabilir. Glutensiz bir diyet, haşimatonun bağışıklık sisteminin kontrolden çıkmasını önleyebilir. Gluten içeren hamur işlerinden ve tahıl ürünlerinden uzak durarak bu süreci desteklemek önemlidir. Ayrıca hipotiroidizm için haşimato diyetinde kullanılan mineral iyotun sınırlandırılması önerilir. İyot eksikliği tiroid fonksiyonunun azalmasına neden olabilir. Bu duruma rağmen haşimatonun diyetle aldığı iyot alımı günlük alımını aşarsa inflamatuar mekanizmalar üzerine olumsuz etki yaratabilir.

Haşimato Tedavisi

Haşimato hastalarının tiroid hormon düzeyleri normalse tiroid tedavisine gerek kalmaz. Fakat her ihtimale karşı doktorunuz altı ayda bir ve yılda bir kan testi isteyebilir. Hipotiroidizmin tiroid bezinin iltihabına önleyen bir tedavisi yoktur. Bunun yerine ilaç tedavisi ve ek hormonları içeren tedavi yöntemi uygulanır. Bu sayede hastanın semptomları ortadan kalktığı gibi tiroid bezinin büyümesi durumu da hafifler. Haşimato tedavisi sonucu bir ilerleme kaydedilemezse ve hastalık ağrıya ya da yutma, nefes alma veya konuşma gibi başka sorunlara neden oluyorsa tiroid bezinin alınması için ameliyat gerekli olabilir. Kitle durumu mevcutsa oluşumun özelliğine göre biyopsi önerilebilir ya da 6 ayda bir veya yıllık ultrason muayenesi ile doğrulama yapılabilir. Hipotiroidi gelişmesi durumunda tiroid hormon replasman tedavisine geçilir. Bazı durumlarda hastalık haşitoksikoz adı verilen hipertiroidi aşamasında ortaya çıkar. Bu durumda hastanın klinik bulgularına ve sintigrafik muayenesine göre hastalığın geçici bir hipertiroidi olduğu görülebilir. Hasta tedavisi öncesinde laboratuvar tetkikleri yapılır. Haşimato tedavisi süresince spor ve rahat giyim yaşamınızı kolaylaştırır. Siz de tedavi sürecinde rahat hareket edebilmek için Barcin.com üzerinden çeşitli spor kıyafetlerine bir göz atabilirsiniz.

Bicepslerinizi Güçlendirecek Barbell Curl Egzersizi Nasıl Yapılır?

Chest Press ile Doğru Ağırlık ve Teknik Nasıl Seçilir?